Xinjiang bölgesinin Urumçi kentindeki İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Alim Abdurrahman, etnik gruplara mensup Müslümanların inanç özgürlüğünün etkin şekilde korunduğunu, Hac’ca gitme kısıtlamasının olmadığını belirtti ve Müslüman nüfusu dolandırıcı çetelere kanmamaları konusunda uyardı. 

Alim Abdurrahman, “İpek Yolunda Xinjiang” etkinliğinde Türkiye, Afganistan ve Mısır’dan gelen medya temsilcilerini kabul etti.

Bir gazetecinin “Xinjiang’da Müslüman Uygurların Hac ibadetini yerine getirmesinde sorun yaşanıyor mu?” sorusunu yanıtlayan Alim Abdurrahman, Hac kısıtlaması iddiasının gerçeği yansıtmadığını söyledi.

Suddi Arabistan hükümetinin Hac’ca gitmek isteyen yabancı Müslümanlara İslamiyet’in iki kutsal kenti Mekke ve Medine’nin yüzölçümlerinin küçük olduğu gerekçesiyle kota uygulandığına dikkat çeken Alim Abdurrahman, bu uygulamanın diğer ülkeler için de geçerli olduğunu hatırlattı.

Suudi Arabistan’ın her yıl Çin’e verdiği 13 bin kişilik kotanın 3 bin 700 kişilik kısmının Xinjiang’daki Müslümanlara verildiğini kaydeden Abdurrahman, “Tüm Xinjiang’daki Müslümanlar, sağlık ve ekonomik koşullarını dikkate alarak kendi arzularına göre yerel İslam derneklerine serbestçe başvuru yapabiliyorlar” dedi. 
Alim Abdurrahman, Müslüman Çin vatandaşlarının sorunsuz şekilde Hacca gidebileceklerini ve hükümetin bu konuda herhangi bir zorluk çıkarmadığını, tam tersine yardımcı olduğunu söyledi.

Son günlerde bazı basın organlarında yer alan haberlere de değinen Alim Abdurrahman, Türkiye’de sahte Kırgızistan pasaportu ile yakalanan 98 Çin Halk Cumhuriyeti vatandaşınının Hac’ca götürülmek bahanesiyle kandırılmış insanlar olduğunu söyledi.

Çin hükümetinin, Müslüman Çin vatandaşlarının Hac görevini yerine getirebilmeleri için her yıl 10 özel uçak kiraladığını kaydeden Alim Abdurrahman, rehberlik, sağlık ve benzeri hizmetlerin de en iyi şekilde sunulduğunu belirtti.

Çin Komünist Partisi Urumçi Komitesi Birleşik Cephe Başkanı Ömer Yakup da, Hacca gitme kısıtlaması bulunduğu şeklindeki iddianın asılsız olduğunu belirtti. Ömer Yakup, bir grup Xinjianglı Müslümanın İstanbul’da sahte Kırgızistan pasaportu ile yakalanmasını “Bu bir dolandırıcılık olayıdır” sözleriyle değerlendirdi.

Ömer Yakup, dolandırıcılık çetelerinin dindar ve yoksul bazı Xinjianglı Müslümanların dini duygularını istismar ettiğini, 2500 euro karşılığı onlara sahte pasaport vererek kandırdığını ve mağdur ettiğini kaydetti.

Çin’in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nde bazı dindar ve yoksul Müslümanların Hac’ca götürülme vaadiyle sahte pasaport verilerek kandırıldığı ve mağdur edildiği kaydedildi.